Eski Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı ve Yeni Şafak yazarı Bülent Orakoğlu, CHP’li milletvekili Sezgin Tanrıkulu‘yla ilgili öne sürdüğü “CIA ajanı” iddiasından geri adım attı. Orakoğlu’nu bunu yapmaya iten ise gazetemiz yazarı Barış Terkoğlu‘nun “Sezgin Tanrıkulu doğru söylüyor” başlıklı yazısı oldu.
Orakoğlu, Yeni Şafak’ta bugün kaleme aldığı yazısında Tanrıkulu için “CIA ajanı” değil, “CIA ajanı olduğu iddia edilen” dediğini, anlam bozuklukları ve çarpıtma da içeren, üstelik yazarımızın soyadını da 42 gündür hapiste bulunan diğer Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan‘ın soyadıyla karıştırdığı ifadelere başvurdu. Orakoğlu, Yeni Şafak yazarı Tanrıkulu’na yönelik suçlamasını “iddia”ya çevirirken, yazarımız Terkoğlu’nun ilgili yazısında “Sezgin Tanrıkulu haklı yani CIA ajanı değildir” dediğini ileri sürdü. Ancak Terkoğlu’nun yazısında Tanrıkulu’nun ajan olup olmadığına dair bir bölüm ya da herhangi bir ima bulunmuyor.
İşte Orakoğlu’nun bugünkü yazısındaki ilgili bölüm:
“Barış Pehlivan, hiçbir hakkı, yetkisi olmadığı ve konu kendisini ilgilendirmediği halde “Sezgin Tanrıkulu haklı yani CIA ajanı değildir” demiş. Bu şahsa göre Bülent Orakoğlu köşe yazısında Sezgin Tanrıkulu’na Gölge CIA olarak bilinen Stratfor belgelerinde yayınlanan “TR 705 kodu taşıdığı için CIA ajanı olarak” olarak hitap etmiş iddiası yanlış ve kasıtlı bir tespit. Zira 18/09/2023 tarihinde YeniŞafak’ta yayınlanan köşe yazımda “TR705 kodu ile CIA ajanı olduğu iddia edilen Tanrıkulu Elif Çakır’a göre ülkemizin yüz akı mı?” başlıklı köşe yazımda dikkat edilirse Stratfor belgelerinde “CIA ajanı olduğu iddia edilen” cümlesi kullanılmıştır.”
‘İDDİA’ NEREDE?
Oysa Orakoğlu’nun sözkonusu halen yayında olan geçen haftaki (15 Eylül 2023) köşe yazısında, kendisinin de dediği gibi “dikkat ederek” okunduğunda da Tanrıkulu için kullandığı ifade net biçimde görülebiliyor:
“Daha önce hakkında “Gölge CIA” olarak bilinen Stratfor belgeleri yayınlanan ve “TR 705” kodu taşıdığı için eleştirilere konu olan CIA ajanı Sezgin Tanrıkulu’yla ilgili Wikileaks’te bugüne kadar gündeme gelmeyen ABD’ye ait resmi belgeler de var. Kamuoyuna ve medya dünyasına yayılan bu belgeler incelendiğinde Sezgin Tanrıkulu’nun CIA ajanı olduğu neredeyse kesinleşti.”
‘KALIN’ KORKUSU MU?
Terkoğlu, o yazısında Tanrıkulu’nun Orakoğlu’na verdiği, “Bunu TR705 olarak yazıldığım listede TR326 olarak kodlanan şimdiki MİT Başkanı İbrahim Kalın’a havale ediyorum. Hadi sıkıysa ona da CIA ajanı de” yanıtına işaret ederek, “Tanrıkulu’nun söylediği gibi… Kendisinin TR705 olarak yer aldığı listede, Kalın TR326’ydı. Kuşkusuz o günkü Kalın ile bugünkü Kalın arasında pek çok fark var. ABD’de Georgetown Üniversitesi’nde ders veren Kalın, üniversitenin 2009 yılındaki “En etkili 500 Müslüman” listesini hazırlamış, listenin 13. sırasına FETÖ lideri Gülen’in adını yazmıştı. Bugün olsa eminim bunu yapmazdı” demişti.
Bülent Orakoğlu, yargıdaki Fethullahçı kadrolarca kurgulanan Ergenekon kumpasının faaliyete sokulduğu davada, sanıkların aleyhine tanıklık yapmıştı.